Sayın
Qeredaği, Kerküke ilişkin olarak gerek Türkiyede ve
gerekse Irakta, hala büyük tartışmalar yapılmaktadır.
Tarihsel bakımdan bu gün Kerkük denilince kısaca akla
ne gelmelidir?
A. Qeredaxi:
Büyük bir Kürt politikacısı; Kerkük Irakın küçültülmüş
halidir. diyor. Bu gün, çoğunluğu Kürtlerden oluşan,
ama yanı sıra, Arap, Türkmen, Asur, Keldan ve Ermeni azınlıkların
da yıllardır paylaştıkları bir kenttir
Kerkük. Dolayısı ile dinsel bakımdan da aynı
renklilik mevcut. Yani, kentte, Müslüman, Hırıstiyan,
Kakai (ehli heq) Sunni ve Şii inançları var ve herkes
birbirine saygı temelinde ibadetini sürdürüyor. Özünde halklar
arasında da pek bir sorun yok. Belki de sorunu, Kerkükle hiç
ilgisi olmayanlar yaratmaya çalışıyor.
Oysa ki bu gün kentte kime sorarsanız sorun aynı tabloyu
size sunar. Kent bu gün, her kesimden insanların desteği
ve yardımı ile yeniden inşa ediliyor. Her kes alabildiğine
özgür. Demokrasi ve eşitlik, ayrıcalıksız her
kese bir hak olarak sunulmuş. Ancak kimi çevreler, ne yazık
ki, kentin bu dokusundan hoşnut değil ve bu yüzden yapay
tartışmalar üretip, toplumun kafasını bulandırmak
istiyor.
Saddam ve Baas Partisi, 35 yıllık süre içinde, kentteki
çoğulcu yapıyı bozmak istedi. Demografik durumu değiştirmek
istedi. Bunu yaparken, halkları da birbirine kırdırmaya,
onları vuruşturmaya ve boğuşturmaya çalıştı.
Belki kısmen de olsa, bu alanda nahoş şeyler oldu.
Farklı etnik guruplar arasında zaman zaman kırılmalar
yaşandı. Ancak, Kerkükün yapısı her şeye
karşın onların (Basçıların) isteği
tümü ile gerçekleşmedi. Çünkü Kerkük halkları kardeşçe
yaşamaya özen gösterdi ve oyuna gelmedi. Bu gün de halkların
birliği ve kardeşliği yönündeki huzur bozucu, kafa
bulandırıcı hiçbir senaryonun işe yarayabileceğini
sanmıyorum. Halk yolunu seçmiş bulunuyor. Bu yüzden diyorum
ki bulanık suda balık avlamak isteyenler başarılı
olamazlar.
Kerkük halkının
çoğu örgütlüdür
Kerkük halkı
örgütlü bir halk mıdır?
A. Qeredaxi: Halkın büyük bir kısmı
örgütlü, ya da örgütlerle ilişkilidir. Ulusal ve etnik temelde
hemen her kesimin çeşitli örgütleri var. En çok ta Türkmenleri
ifade eden örgütler mevcut. Ancak bu örgütler arasında zaman
zaman ittifaklar ve güç birlikleri yapılmaktadır. Örneğin
seçimlerde, çoğunlukla ortak listelerle seçime giriliyor. Halkın
bir kısmı da, dolaylı olarak örgütlerin etki ve kontrol
alanındadır. En çok kitle desteği doğal olarak
Kürt partilerinde var. Daha sonra da Türkmen Cephesi gelir. Seçimlerde
70 bin oy aldılar. Kürtler ise yaklaşık 400 bin seçmene
sahiptir. Kerkükte her renkten ve her dilden dergi ve gazeteler
özgürce basılıp dağıtılıyor. Bu konuda
bir kısıtlama ya da sansür yok. Keza radyo ve televizyon
yayınları özgürce yapılmaktadır. 12 tane televizyon
ve bir çok radyo mevcut. Ulusal televizyonların çoğunun
da özel Kerkük programları yayınlanıyor. Her kesimin
kültür ve sanat kurumları var ve eşit şekilde korunuyor,
çoğu yönetimden destek de alıyor. Eğitim ve sağlık
hizmetleri parasızdır ve herkes bu hizmetten kolayca yararlanabiliyor.
Farklı dillerden çok sayıda kitap yayımlanıyor.
Her kes hemen her konuda görüş ve önerilerini kolaylıkla
kamuoyuna duyurabilir ve bu konuda halk arasında inançları
doğrultusunda çalışabilir. Ancak Basçılar ve
kötü niyetli kişi ve gruplar, kentin dirlik ve düzenini bozmak
isteyenlere izin verilmiyor, halkın kendisi de bu tür davranışlara
itibar etmiyor.
Kerkük yeni Irakın
ayrılmaz bir parçasıdır
Yeni Irak Anayasasında
Kerkükün statüsü nasıl belirlendi?
A. Qeredaxi: Yeni anayasa Kerkükü, Irak
devletinin bir parçası olarak tanımladı. Bölgesel
bakımdan da; özel bir statü belirlendi. Bu durum 2007 yılına
dek böyle sürecek. Aralık 2007 de bir referandum yapılacak
ve kentin bölgesel kökeni ve çehresi ortaya kacak;kent gerçek kimliğine
kavuşacaktır. Referanduma kent içi ve bağlı
köyler dahil edilecek ve halkın özgür iradesi kenti tanımlayacak.
Bu referandumdan çıkacak olan konum, anayasada yer alacak.
Böylece de Kerkük tartışmalarına nihayet verilecek.
Bilindiği gibi Saddam Kerkükün demografik yapısını
bozmaya yönelik bir dizi plan yapmış, Arapları oraya
yerleştirmiş, Arap olmayan öteki kesimleri kent dışına
sürmüştü. Şimdi yüzlerce ev, mal mülk eski ve gerçek sahiplerini
bekliyor. Bu süre içinde hak sahiplerine çağırılar
yapılıp herkesin kendi evine dönmesi sağlanacak.
Bu anlamda da anayasal güvenceler sunulacak. İki yıl gibi
bir zaman bu iş için yeterli gelir kanısındayım.
Mam Celal Kerküklülerin
Hemşerisidir:
Bir Kürt liderin;Celal
Talabaninin, Yeni Iraka Cumhurbaşkanı olması Kerkükte
nasıl karşılandı?
A. Qeredaxi: Tarihte ilk kez Iraka bir
Kürt Cumhurbaşkanı oluyor. Kerkük, küçük Iraktır.
Mam Celal de, aslen Kerküklüdür. Bizim hemşerimizdir. Bu yüzden
halk, Mam Celalin başkanlığını, büyük
sevinç ve coşku ile karşıladı. Irak Parlemento
başkanı da, Kerküklü bir Araptır. O da hemşerimizdir.
Kerküklüler, bu duruma da çok sevindiler. Halklarımız
bu günkü yönetimden son derece memnundur. Baas döneminde, Kerkük
viraneye dönmüştü, yaşanılacak gibi değildi.
Kentin gelişip serpilmesi, güzelleşip kalkınması,
toplumsal huzur ve refahın yükselmesi bilinçli olarak engellenmişti.
Ama yeni yönetim, bu gün kentin yaralarını sarıyor,
onu yeniden onarıp hak ettiği konuma getirmek istiyor.
Halk bu durumu takdir ediyor ve yönetime yardımcı oluyor.
Halk ve yönetim bir uyum içinde kente sahip çıkarak onu yaşanılır
güzel bir yer yapmak için elinden geleni yapıyor. Ki basit
sorunların dışın da uzlaşmazlıklara
pek rastlanılmıyor. Kerkük Valisi Kürt. Ancak il yönetiminde,
her kesimin temsilcileri var ve Kent Meclisi ortak kararlarla kenti
yönetiyor. İç güvenliği ise yerel polis teşkilatı
sağlıyor.
Kimi terörist gruplar, zaman zaman halklar arasına kin ve nifak
tohumları ekmeye çalışıyor doğal olarak.
Geçmişte de kimi provakasyon ve tertipler düzenlendi Ancak
halk bunlara prim vermiyor ve bu türden oyunları boşa
çıkarıyor. Kerkük halkı, tümü ile kentin genel çıkarlarını
her şeyin üstünde tutuyor. Baskıdan, terörden, huzursuzluk
ve kargaşadan bıkmış durumda. Halk artık
özgür ve mutlu yaşamak istiyor ve bu uğurda elinden geleni
yapıyor Kazanılmış değerleri de gözü gibi
koruyor. Bu yüzden Kerkükün dirlik ve düzeninin kolay kolay bozulacağına
inanmıyorum Çünkü Kerküklüler, bu konuda çok azimlidirler ve
kenti yeniden canlandırmak için ellerinden geleni yapıyorlar.
Kerkükte güvenli ve güzel
günler yaşanıyor
Kerkükte günlük
yaşam nasıl?
A. Qeredaxi: Bu gün kentte her şey
çok normal Hiçbir şey olmamış gibi günlük yaşam
sürüyor. Doğal olarak hala terörizm tehlikesi var. Bu durum
dünyanın ve orta doğunun hemen. Her yerin de terörist
eylem tehlikesi var. Hele Irakta bir çok yerde bu kaygılar
mevcut. Ancak, özgürlük, kardeşlik, eşitlik ve demokrasi
geliştikçe terörizm tehlikesi de geriler. Bu duygular doğal
olarak terör ve kargaşa güçlerini çileden çıkarıyor,
onların oyunlarını bozuyor. Yönetim bu konuda çok
duyarlı davranıyor. Bu yöndeki eğilimlere asla hoşgörülü
davranmıyor. Her kesin can ve mal güvenliğini korumak
esastır. Halk bu konuda da yönetimi yalnız bırakmıyor.
Kent çok kısa bir zamanda çok mutlu ve huzurlu hale gelecektir.
Buna olan inancımız her gün biraz daha güçleniyor. Kısacası
bu gün diyebiliriz ki eskiye oranla, Kerkükte çok daha güvenli
ve güzel bir günlük yaşam sürüyor. Halk bundan memnun ve bu
güzellikleri her şeye karşın korumayı temel
görev biliyor. Halklar arasında güçlü ve sarsılmaz dostluk
bağları var. Bu dostluk ve kardeşliğin hiçbir
biçimde bozulmasına izin verilemez. Her kes bu görev ve sorumluluk
bilinci ile davranıyor. Kerkük gelecekte de daha güzel olacak,
buna da her kes inanıyor.
"Üniversiteyi bitirince
peşmerge oldum"
Qeredaxî kimdir:
Abdulla
Qeredaxi, 1957 yılında Kerküke bağlı Kifri
ilçesinde doğdu. Orta öğrenimini Kerkükte tamamladı.
Daha sonra Bağdat Ünüverisitesi Edebiyat Fakültesi felsefe
bölümünü bitirdi. 1981 yılında fakülteyi bitirdiği
gün, dağa gitti peşmerge oldu. On yıl (1981 den 1991
e dek). Hiç bir arayışa girmeden, halkın ve ülkenin
kendine olan gereksinimini görerek adeta mastırını
dağlarda peşmerge olarak yaptı. Qeredaxi, Kominist
Partisine bağlı olarak mücadele yaşamını
sürdürdü. 1991 yılın da askeri görevleri bırakıp
politik kadro olarak siyasal faaliyetlerini sürdürdü. 8 yıl
süre ile gazetecilik yaptı. Bu süre içinde dört kitap yazdı.
Biri Politik İslam konusunda yazılmış bir araştırma
kitabı, üçü ise şiir kitabıdır. Ayrıca
Globalizm ve Küreselleşmeye dair birde kitap çevirmiştir.
Asıl ilgi alanı ise Mistisizmdir. Halen bu alanda Kürt
şairleri konusunda araştırmalarını sürdürüyor.
Qeredaxi, beş yıldır, Kültür Bakanlığında
üst düzey görevli olarak çalışıyor. Halen Kerkükte
yaşıyor, evli, biri kız üç çocuk babası olan
Abdullah Qeredaxi İngilizce, Farsça, Arapça ve Türkmence biliyor.
Bu röportajı, 13 -20 Eylül arasında Süleymaniyede kendisi
ile görüştüğümüz sırada yaptık.
Not:
Bu röportaj, Latif EPÖZDEMİR tarafından Kürtçenin Soranca
lehçesi ile yapılıp daha sonra gene kendisi tarafından
Türkçeye çevrilmiştir.
|